27.03.2014

Tarihe not

 
Seçimlere 3 gün kaldı. Bu seferki herhangi bir yerel seçim değil, derin devletlerin, paralel devletlerin çarpıştığı, tapelerin patladığı, her yeni güne yeni bir skandalla uyandığımız günlerin yaşandığı bir dönem. Twitter'a, Youtube'a erişimin yasaklandığı bir dönem.

Evet! Geçen hafta Twitterın kapatıldığı yurdumda, bugün de Youtube kapatıldı! Neden mi? Son 4 aydır devam eden güçler çarpışmasında bugün çıta daha da artırılarak ülkeyi savaşa sürükleyecek bir tape yayınlandı. Hükümet de çareyi tapelerin anında tüm ülkeye yayılmasına sebep olan Youtube'a erişimi kapatmakta buldu. Tapeyi sızdıranlar mı, bu skandalın üzerini örtmeye çalışanlar mı, yoksa başlıbaşına skandalın aktörleri mi daha suçlu, yanıt bulmakta zorlanıyorum...

Çevremdeki herkes ama herkes seçimlerde belediyelerin şehirlere ve ilçelere ne gibi katkılar sağlayacağından, hangi projelerin yapılacağından geçmiş, yalnızca insani haklarımızı kaybetmemek için oy kullanmaya gidiyor. Önümüzdeki 3 günden inanın delicesine korkuyorum. Daha ne kadar ileri gidilebilir, hasırlar altından daha neler çıkabilir, ülkenin geleceği nereye gidiyor, çok endişeleniyorum. Bu günler de geçecek elbet. Geçmeli. Birilerinin çok canı yanacak oldukça net. Umarım bu sefer canı yanan taraf savaşa sürüklenen kocaman bir ülke değil, masum küçük çocukların aileleri değil, gerçekten cezalandırılması gereken suçlular olur.

Yazacak, söyleyecek, bağıra bağıra konuşulacak o kadar çok şey var ki... Ancak eninde sonunda "birileri" nasıl olmasını isterse öyle oluyor 77 milyon nüfusa sahip bir üçüncü dünya ülkesindeki her şey. 3-5 adamın 10-15 dk kadar konuşup yüzlerce insanın öldürülmesine karar vermesi kadar basitmiş aslında durum! İçim acıyor gerçekten... Öfkeyle doluyum. Bugün hepimizin oturup ağlaması gerekirken ofiste hep birlikte başbakanın ses kısıklığına gülmekten kendimizi alamadık. Neden mi? Umut yeşertecek bir sebep aradığımız şu günlerde her şeye rağmen gülecek bir neden bulabildiğimiz için. Bu Pazar günü yalnızca gülecek nedenlerimizin çoğalmasını istiyorum, çok şey değil.

Bundan yıllar sonra bu satırları yeniden okuduğumda umarım daha güzel bir Türkiye'de yaşıyor oluruz. Daha özgür, daha demokratik, barış ve birlik içinde, fakirin zenginleştiği, zenginin bencilleşmediği, insanların "insan" sayıldığı bir ülkede.. Yıllar yıllar geçmeden bu hayalimin gerçekleşmeyeceğinin de bilincindeyim ne yazık ki..

Allah sonumuzu hayır etsin.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder